Edebiyat tarihçisi, metinler şerhi profesörü, şair. 20 Nisan 1934 tarihinde Karaman’da doğmuştur.
Babasının adı Ali Rıza, annesinin adı Fevziye’dir. Soy bakımından Celaleddin-i Rumi’ye oradan da
hazret-i Ebu Bekir’e dayanır. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü
bitirmiş ve Sanat Tarihi Bölümünden sertifika vermiştir. İlk öğretmenliği Konya Erkek Lisesinde olup,
1964-65 yıllarında müdür muavinliği görevinin yanında Edebiyat ve Sanat Tarihi dersleri vermiştir.
1965 yılında Konya Selçuk Eğitim Enstitüsüne Türk Edebiyatı öğretim görevlisi olarak tayin edilmiş,
1966-71 yıllarında İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Eski Türk Edebiyatı
Kürsüsünde asistanlık yapmıştır. Karşılaştığı güçlükler sonunda bu fakülteden ayrılarak 1971 yılında
Erzurum A. Ü. İslami İlimler Fakültesi İslam Milletleri Dilleri ve Edebiyatları Bölümüne asistan olarak
atanmış ve aynı yıl Yazıcıoğlu’nun Muhammediye’si üzerine hazırladığı doktorasını üstün başarı ile
vermiştir. Sultan İkinci Murad Devri Mesnevileri adlı tezini bitirerek 1976’da doçent olmuş, 1977-82
yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari Bilimler Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı
Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmış ve buradayken 1982 yılında profesörlüğe yükseltilmiştir.
1982-83 yıllarında Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi dekanlığı yapmış, idari işlerin verdiği
huzursuzluk sebebi ile bu vazifeden ayrılmak mecburiyetinde kalmıştır. 1990 yılına kadar bu
üniversitenin gerek Fen-Edebiyat, gerek Eğitim Fakültelerinde Eski Türk Edebiyatı derslerini yürütmüş,
lisans, lisans üstü ve doktora derecelerinde pekçok talebe yetiştirmiş, 1990 yılında Hacca gitmiş ve
elim Tünel Hadisesinde vefat etmiştir.
Şiirlerinde umumiyetle Hayrani mahlasını kullanan Çelebioğlu, yerine göre Çelebi mahlasını da
kullanmıştır. Şairliği daha ziyade hayatı hafife alan, zahiri hayata aldananlara karşı bir tepki niteliğinde
ve halk şiiri tarzındadır. Bununla birlikte klasik edebiyatımızın ölçüleri içinde aruzla şiirler de yazmıştır.
Hafifleme başlığını taşıyan şiirinin ilk ve son dörtlükleri aşağıdadır.
Şu dünyaya aciz çıplak gelenler,
Tüysüz tavukları yolduk sanırlar.
Kendine gülmeyip ele gülenler,
Aslında ham iken olduk sanırlar.
.....
Sözünü sakınmaz Çelebi bir dem,
Namerdin lütfunu sayarlar kerem,
Kuyruksuz hayvanlar geçinir adem,
İnsanlığa ölçü kılık sanırlar.
Devamlı arayan ve sorular soran Prof. Dr. Amil Çelebioğlu, ilmi araştırmalarının yanında edebiyat
sahasında pekçok eserin sahibi olmuştur. Mesleği icabı işe atasının Mesnevi’sinden başlamış, S.
Nahifi Efendinin manzum Mesnevi Tercümesi’ni Farsça aslı, Osmanlı Türkçesi ile Nahifi
Tercümesinin eski ve yeni harfli şeklini vermiş ve bu metni günümüz diline nesir halinde aktarmıştır.
Ayrıca halk edebiyatı sahasında bilmece ve ninniler üzerine hazineler bırakmıştır. Her biri bir küçük
kitap olacak şekilde neşrettiği makalelerinin yanında belli başlı eserleri şunlardır:
1) Mesnevi-i Şerif (Aslı ve sadeleştirilmişiyle manzum Nahifi Tercümesi 1967-72, üç cilt halinde), 2)
Ramazanname (1974), 3) Muhammediye (1975), 4) Türk Bilmeceler Hazinesi (Y. Ziya Öksüz ile
birlikte 1979), 5) Türk Ninniler Hazinesi (1982), 6) Erzurumlu İbrahim Hakkı (1989), 7) Ali Nihad
Tarlan (1990).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder